6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan Çerez Politikası hakkında detaylı bilgi almak için tıklayınız.
Sakıp Bey
Yoğurtçu Hacı Sakıp Bey ve ailesi Arnavutluk kökenlidir. Kendisi 1895 yılında Tuşep, Debre’de, eşi Necmiye Hanım 1905 yılında, Gujar köyünde dünyaya gelmiştir. Aileleri ile beraber 1909 yılında Arnavutluk’tan Selanik’e göç etmişler ve hayatlarını kazanmak için büyük mücadeleler vermişlerdir. Sakıp Bey, Selanik’te yol işçiliği, aşçı çıraklığı, aşçı kalfalığı gibi işlerde çalışmış ve bilahare yoğurtçuluğa başlamıştır.
1923 yılında ilk mübadil göçmenlerle birlikte, birçok şeyini geride bırakarak Selanik’ten İzmir’e koşan Sakıp Bey, beraberinde eşi Necmiye Hanım, oğlu Tevfik Bey ve bir de mesleğini getirmiştir. Ana yurda gelen Sakıp Bey ve ailesi o zamanlar 100-120 hanelik; Karadeniz’den, Bosna Hersek’ten ve Arnavutluk’tan gelen göçmenlerin yaşadığı Bostanlı semtinde iskân etmişlerdi. Bostanlı sakinleri yaşamlarını balıkçılık ve bahçecilikle sürdürürlerken semtin tek yoğurtçusu Sakıp Bey ürettiklerini sırt tablası ile Bostanlı ve bilhassa Karşıyaka’da satıyordu. Geldikleri günden itibaren gece gündüz demeden, bereketi kadar zorluğu da bol olan süt işinde çoluk çocuk, ailece yılmadan çalıştılar.
İlklerin Başlangıcı
Sakıp Bey sütü odun ateşinde pişirerek yoğurt haline getirmiş, sırt tablalarıyla bir mahalleden diğerine gün boyu taşıyarak satmıştır. Bu meşakkatli uğraşta, dürüst ve iyiliksever davranışları sonucunda Yoğurtçu Sakıp Bey, yıllar sonra markalaşacak olan Sakıp Ağa adıyla çağrılmaya başlanmıştı.
Sakıp ağa için Karşıyaka Çarşısı'nda 1939 yılında açtığı dükkân, ilklerin başlangıcıydı. İçi sırlı toprak kâselerde başlayan serüvende cam kâsede yoğurt üretimi de bir ilkti. 1958 yılından itibaren ilk araçla başlayan yoğurt pazarlaması ve karton kâsede yoğurt üretimi ile süren ilkler, Sakıp ağa isminin Karşıyaka’dan İzmir’e doğru yol almasını sağladı. Bu yıllarda Sakıpağa adını bir marka yapmayı kafasına koyan oğul Tevfik Bey, babasının adı Sakıpağa’yı ailesine soyadı olarak almış ve marka tescilini yaptırmıştır.
Örnekköy Günleri
Sakıp ağa 1973 yılında hayatını kaybettikten sonra, işi oğlu Tevfik Sakıpağa ve torunları devralmıştır. Tevfik Bey, üç oğlu ile birlikte Örnekköy'deki tesisleri faaliyete aldıklarında (1984) büyük bir adım atılarak, mandıra düzeyinde üretimden, fabrika üretimine geçilmiş, ustalarla mühendislerin kaynaştığı bir ortamda üretim yapılmaya başlanmıştır. Örnekköy tesislerinde geçen on beş yıl boyunca, sürdürülen teknolojik gelişmelerle her geçen gün kapasite artışı sağlanmış ve satış ağı tüm Ege'ye yayılmaya başlamıştır. Üçüncü kuşak Sakıpağa'lar, Örnekköy günlerinde yüklendikleri görev bilinci ile teknolojiyi geliştirirken tecrübelerini de arttırmış ve ilerisi için gereken kadrolaşma adım adım başlamıştır.
Daima En İyiyi Üret
Büyüklerinin, 'Her zaman en iyiyi üret' telkinleriyle büyüyen üçüncü kuşak, Örnekköy tecrübelerinden sonra teknolojideki yenilikleri de bünyesinde toplayan, yüksek kapasiteli, çevre ile barışık ve en iyinin üretilebileceği yeni tesislerini devreye almışlardır. Tecrübe ile teknolojinin harman olduğu, Sakıpağa Türkelli Tesisleri'nde hedef; tüm çalışanların kendilerini Sakıpağa ailesi içinde görmeleri ve bu sorumlulukla üretime katılmalarıdır. Böylece 'En İyiyi Üret' anlayışı, her noktaya kademe kademe yayılmıştır.
Bugün dördüncü kuşak Sakıpağa'ların katılımıyla, 1923'ten beri devam eden Sakıpağa markası önceki nesillerden gelen iş ahlakı ve gururla, günümüz teknolojisini kullanarak üretime devam etmektedir.
Teknoloji
Ürün kalitemizi arttırmak için, işe ilk başladığımız yıllardan beri gelişen teknolojiyi yakından takip ediyoruz. İşletmede tüm üretim, son teknoloji havalandırma sistemi kullanılarak, hepa filtrelerden geçirilen ve temizliği mikrobiyolojik analizlerle doğrulanan, pozitif basınçlı ortam havasında yapılmaktadır.
Tesise gelen sütler, süt tankerlerine bağlanan boru hatlarının yardımı ile üretime alınmakta ve üretim prosesinin tamamı el değmeden tamamlanmaktadır. Çiğ süt, yüksek teknoloji kullanılarak, besin değerini kaybetmeden, insan sağlığına zararlı mikroorganizmalardan arındırılmakta ve ürünlerimiz hiç bir koruyucu katkı maddesi kullanılmadan, güvenle üretilmektedir.
Kalite
Üretim tesisimizde TS-EN-ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi uygulanmaktadır. Fabrikamızdaki kimyasal ve mikrobiyoloji laboratuvarlarında, Gıda Mühendislerinin kontrolünde, hammaddeden son ürüne kadar bütün analizler her parti üretim için yapılmaktadır. Üretimin başlaması ve son ürün sevki ancak laboratuvar onayıyla gerçekleşmektedir. Her partiye ait ürün numuneleri, raf ömürleri boyunca soğuk zincir kırılmadan muhafaza edilmektedir. Tesisimizde, doğruluğu periyodik iç ve dış tetkiklerle onaylanan, yüksek kalite standartlarında üretim yapılmaktadır.